top of page
Ara
Yazarın fotoğrafıAli Orhan Yalcinkaya

istifa


sedat ergin bir röportajında şöyle anlatıyor:

"yayın yönetmenliğini bıraktığım günün ertesiydi. yapacak işim yoktu, aldım gazeteleri bebek oteli’nin terasına gittim. sabah 10.30-11.00, baktım, dışarıda benim bilmediğim bambaşka bir hayat var. gemiler geçiyor, insanlar gülüyor, sohbet ediyor, şahane bir güneş, sen kahveni içiyorsun, gazeteni okuyorsun, inanamadım... bir arkadaşım aradı, "ne yapıyorsun?" dedi, "yeni hayatıma alışıyorum" dedim. "kalamış marina’dayım, atla gel" dedi. gittim. 7 metre uzunluğunda bir balıkçı motoru var, nasıl güzel bir şey, ona bindik, beni kınalı ada’ya götürdü. bir yunus yanımızdan geçti. kınalı’da vapur iskelesinin yanında oturduk, öğle rakısı içtik. bu arada martılar geldi, onlara ekmek attık, derken kediler de bize katıldı, martının biri kanatlarını açıp kedileri kovaladı. her şey, bir film karesi gibiydi. medya plazaların dışında başka bir hayatın aktığını gördüm. tüm bunlardan o kadar uzak kalmıştım ki..."

ameliyatımın hemen öncesinde 12 yıl hizmet verdiği bankaya veda etti burcu. bir süre çalışmak istemiyorum, çok yoruldum diyerek ve dönüp arkasına bakmayarak. çok kısa bir süre geçmiş olmasına rağmen röportajdan alıntıladığım bölüm gibi dışarıda gürül gürül akan bir dünya olduğunun farkına vardı ve kendini ona bıraktı.

geçen gün bir arkadaşına sabah kahvaltısına gitmiş. gelen hiç kimseye sokulmayan bembeyaz yumak gibi bir kedisi varmış evin. "ayrılmadı dibimden" dedi. "hayvan bile anlamış senin ne kadar mutlu olduğunu, biraz da bana bulaşsın diye gelip sürtünmüş işte" dedim.


10 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page