annem ile babam, öğrenciliğimiz sırasında meltem'le bana "sizinle beraber biz de okuyoruz" derdi. hatırlamama sebep gazetede gördüğüm, bunun somut halinin anlatıldığı bir haber oldu:
"van yüzüncü yıl üniversitesi'nde bir öğrenci vardı ki sevincini herkesten farklı tattı. doğuştan görme engelli sevda gürpınar tarih öğretmenliği bölümünden mezun oldu. üniversiteye gittiği beş yıl boyunca bıkmadan usanmadan ders notlarını okuyan babası genç kızın gözü oldu.
"bütün ders notlarını ve kitaplarını ben ona okudum. en çok da felsefe derslerinde zorlandık. felsefe kitaplarını 2-3 kez okuduğum oluyordu. bu sayede ben de tarih öğretmenliği okumuş oldum. kızımın hocaları "sana da diploma verelim" dediler. benim için dünyanın en büyük ödülü kızımın mezun olması" demiş babası.
naz'ın geçen sene ilkokula başlamasıyla biz de okuma sürecine girdik. arkadan eda'nın da geldiğini görerek "benim oğlum bina okur, döner döner bir daha okur" demek geliyor içimden.
şimdi gidip karnelerimizi alacağız.