kızım, geçenlerde doğum günü olan bir arkadaşının instagram’daki fotoğraf altına şöyle yazmış:
“bugün rüyalarının hepsi gerçekleşsin... alışveriş merkezlerine, marketlere, artık nereyi seviyorsan oraya git... hayatında kötü şey olmasın, mesela internetinin çekmemesi gibi... (not: bu kadar geç yazmamın nedeni wi-fi olmaması)”
internetin çekmemesi, wi-fi olmaması şimdiki çocukların en büyük meselesi gördüğünüz üzere.
selçuk aydemir, 90’larda çocukluğunu yaşayan büyümüş de küçülmüşlerin “meselelerini” anlatmış mahalleden arkadaşlar’da. bu çocuklar aslında daha yeni yeni tanışıyorlar bilgisayarla, diğer taraftan mahalleden de kopmuş değiller. tam arada bir yerde duruyorlar aslında.
dokuz yaşındaki selçuk’un gözünden, yaz tatilinde para kazanmak için kurulan çeteyi; diğer çeteye karşı girişilen matrak mücadeleyi; birbirlerine pabucu ters giydirmek için atılan taklaları; kadınlarıyla, bakkalıyla, imamıyla her bir figürün gürül gürül yaşadığı anlatılan mahalleyi kahkahalarla okudum. bunda tutturulan eğlenceli, akıcı ve içten dilin katkısı muhakkak. kendi çocukluğumdan da pasajlar hatırladığım bu kitabı çok sevdim.
son söz: “joker yoksa batman acayip giyinen delinin tekidir”