Tek öykünün etrafında dönen, birbirine bağlı zamanlar içerisinde akan, klasik olay örgüsüne sahip romanlar, genelde çabuk okunur; çünkü bir okur olarak alışkanlık ve bağışıklık kazanmışızdır.
Peki ya değilse?
İlk sayfasından itibaren olayların, zamanın, mekanların ve kişilerin izini sürmekte zorlandığın Hasan Ali Toptaş’ın Gölgesizler’i işte böyle olmayan bir romandı benim için.
Olay, zaman, mekan ve kişi örgüsünü takip ederken o kadar zorlanmıştım ki, kendimi kah bir köyde, kah kentte buluyordum. Alışılmamış kurgu tekniğiyle sersemletmişti beni. Kentte kaybolup köyde, köyde kaybolup kentte ortaya çıkan insanlar birbirine bağlanıyordu. Zaten ismi bile tek başına kaybolmayı, yok olmayı anlatmıyor mu?
***
Öncü veriler “gölgesiz kalmamanızı” sağlarken, ekonomilerin gidişatı konusunda yolunuzu kaybetmeden ileride bizlerin neleri beklediğini söylüyor aslında.
Dün açıklanan Satın Alma Yöneticileri Endeksleri (PMI) dünya ve ülke ekonomisi konusunda bir şeyler anlattı mesela.
İSO İmalat Sektörü PMI verisi, üretim ve yeni siparişlerdeki daralmanın etkisiyle Ağustos’ta bir önceki aya göre %1,3 geçen yılın aynı ayına göre %4,6 gerileyerek 47 değerini aldı. Yeni ihracat siparişleri ve istihdamdaki artış ile girdi enflasyonundaki son 4 ayın en düşük seviyesine gerilemesi olumlu gelişmeler ama imalat sektöründeki yavaşlamanın Ağustos ayında da devam ettiğini gördük. Şu ek bilgiyi de vermekte fayda var; verinin 50,0 puan üzerinde seyretmesi ekonomide genişleme sinyali, 50,0 puan altında seyretmesi ise daralma sinyali olarak algılanmakta.
Euro Bölgesi, Ağustos ayı İmalat Sektörü PMI verisi 51,7 (beklenti 51,8, önceki 51,8) olarak açıklanırken imalat sektöründeki büyümenin yavaşlayacağının sinyallerini verirken Brexit’in etkisinin hissedilmeye başlandığını da gösterdi.
Çin'de resmi İmalat Sektörü Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI) Ağustos ayında 50,4 seviyesine çıkarak beklentilerin (49,9) üzerinde artış gerçekleştirdi. Üretim ve piyasa talebinde toparlanma kaynaklı olduğu değerlendirilmesi yapılmış olsa da küresel talepteki zayıflığın tehdit olduğu vurgulandı. İmalat sektörü aktivitesinin özel sektör tarafından ölçümünü yansıtan Caixin Çin İmalat Sektörü Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI) ise Ağustos ayında bir önceki aya göre hafif bir düşüş göstererek 50,6’dan 50,08 seviyesine geriledi. Uygulamaya konan tedbirlerin ivme kazandırmakta zorlandığı değerlendirilmesi yapılarak, yeni siparişler ve üretim hafif şekilde toparlanmaya devam ederken, ihracat siparişlerinde gerilemenin devam ettiği belirtildi. Çin, ekonomisini ihracat/imalat tabanlı bir yapıdan hizmetler/iç tüketim tabanlı bir yapıya dönüştürmeye çalışıyor. Buradaki seyri görmemiz açısından önemli olan Hizmetler Sektörü PMI verisi düşüş trendini korurken 53,9’dan 53,5’e gerilemiş durumda. Rakamlar, ekonomi yönetiminin arzu ettiği dönüşümü gerçekleştirmekten uzak olunduğunu söylüyor.
İhracat rakamlarının öncüsü olan TİM’in Ağustos ayı verileri ise geçen yılın aynı dönemine göre ihracatın %6,9 artışla 11,157 milyar dolar olduğuna işaret etti . Bu yılın Ocak-Ağustos döneminde ihracat, 2015’in aynı dönemine göre %3,1 azalışla 92,652 milyar dolar oldu.
Enflasyonun öncülerinden biri olan İstanbul Ticaret Odası'nın (İTO) perakende fiyatları Ağustos’ta %0,14 azalırken, işlenmemiş gıda fiyatları kategorisi altında yer alan Yaş Kuru ve Sebze Meyveler’deki aylık artışın %0,25 olarak gerçekleşti. Gıda harcamalarındaki aylık artış %1,23 düzeyinde olurken, Giyim Harcamaları ile Kültür ve Eğitim harcamalarında sırasıyla %6,61 ve %5,46’lık düşüşler olduğunu gördük. Pazartesi günü açıklanacak Ağustos ayı TÜFE rakamlarına ilişkin olarak gıda fiyatlarından gelebilecek katkının sınırlı olacağını söylüyor.
Yurt dışında yerleşik kişilerin 26 Ağustos itibarıyla portföyünde bir önceki hafta 42,549 milyar dolar olan hisse stok miktarı 41,644 milyar dolara, 1,015 milyar dolar olan özel sektör tahvil ve bonoları ise 995 milyon dolara inerken, 36,619 milyar dolar olan DİBS stok miktarı 36,759 milyar dolara yükseldi. Piyasa fiyatı ve kur hareketlerinden arındırılmış olarak hesaplandığında hisse senedi değerinde 132,2 milyon dolar, özel sektör tahvil ve bonolarında ise 19,7 milyon dolar düşüş gerçekleşirken, DİBS değerinde ise 556,4 milyon dolar artış gözlendi.
IMF, yayınladığı "Küresel Görünüm ve Politika Zorlukları" başlıklı raporunda ticaretteki yavaş büyüme ve çok düşük enflasyonun küresel ekonomide 2016’da çok daha ılımlı bir hızda büyüme olacağına işaret etti. Rekor düşük seviyedeki faiz oranlarına rağmen yatırımların hayal kırıklığı yaratmaya devam ettiğini belirtilerek yatırımlardaki zayıflığın talep şartlarını yansıtmakta olduğu ve şirketlerin yüksek borç yükleri ve zayıf finans sektörü bilançolarının da yatırımlarda zayıflıkta rol oynadığına dikkat çekildi.Türkiye için ise güçlü büyüme ivmesinin yavaşlamakta olduğunun görüldüğü ve son siyasi gelişmelerin görünüme daha fazla belirsizlik eklediği vurgusu yapılmış.
***
Hava durumu, hafta sonunda güneşin tepede parlayacağını söylüyor. Gölge bir yerde limonata ferahlığında bir hafta sonu geçirmeniz dileklerimle.