Guinness Rekorlar Kitabı'na göre, en uzun istemli nefes tutan kişi Aleix Segura Vendrell isimli bir İspanyol. Tam 24 dakika 3 saniye su altında, hareketsiz bir şekilde, nefesini tutabilmiş.
Burada şöyle bir kritik detayı bilmek faydalı olabilir: Vendrell'in akciğer hacmi normal bir insandan %20 daha genişmiş.
Vücut kitlemizin sadece %2’sini oluşturmasına rağmen beynimiz, kan dolaşımına giren oksijenin %20'sini tek başına kullanmakta. Bu nedenle kısa süreli oksijen yetmezliklerine direnebilse de, sürekli ve düzenli nefes almamız şart.
Ben delirdim nefesimi ölene kadar tutacağım demek de mümkün değil.
Çünkü nefes alıp vermediğimizde, kanımızdaki asidik bir kimyasal olan karbondioksit değerleri artmakta, dolayısıyla pH değeri düşmekte. pH değeri azaldıkça, yani kanımız asitleştikçe beyin her an uyarılmakta. Belli bir değeri aştığı anda, beynin medulla bölgesinden nefes almamızı sağlayan organları ki, bunlar akciğerler, diyafram vs., istemsiz olarak uyarmakta ve nefes almaya zorlamakta. Bu yüzden, nefesimizi istemli olarak tutarak ölemeyiz.
***
Ağustos ayı Sanayi Üretim verisi de beynimizin medulla bölgesinin uyardığını gösteriyor.
Ağustos ayı Sanayi Üretim Endeksi geçen yılın aynı ayına göre (arındırılmamış) %2,8 artarken, bir önceki aya göre artış %17,5 oldu. Beklenti geçen yılın aynı ayına göre %4,0 artış olacağı yönündeydi.
Sermaye malı hariç diğer tüm alt endekslerde yıllık bazda artış olurken, dayanıksız tüketim mallarındaki yıllık artış %6,5, dayanıklı tüketimdeki artış %1,5 olarak gerçekleşti. Yılın ilk yarısında görece güçlü seyreden iç talep Temmuz ayında ivme kaybetse de Ağustos ile beraber tekrar ivmelenmiş durumda.
Sanayi Üretim Endeksinin öncüsü olarak takip edilen İstanbul Sanayi Odası Satın Alma Yöneticileri Endeksi Endeksi (PMI) 3. Çeyreğe ilişkin olarak daralma bölgesinde olsa da üretimdeki gerilemenin dip yaptığına ilişkin işaretler vermişti. Temmuz ayında yaşanan darbe girişiminin olumsuz etkileri Ağustos ayı ile beraber ortadan kalkmış ve üretim tekrar normale dönmüş durumda. İhracattaki toparlanma, Rusya ile normalleşme sürecine giren ilişkiler ve İran’a kalkan yaptırımlar iyimser olmamızdaki nedenler.
Diğer taraftan takvim etkisinden ve mevsim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endekslerinin üç aylık hareketli ortalamasının yıllık değişimlerinin 2009 Aralık ayından sonra ilk kez negatif bölgeye geçmiş olması 3. Çeyrek GSYH büyümesinin %1’in altında gelebileceğini düşündürmekte.
***
“Nefesini tutmak” ile “nefessiz kalmak” arasında dağlar kadar fark var. Birinde sadece nefes almamış oluyorsunuz diğerinde ise beyin hücreleri kitleler halinde ölüyor.