Öğrencilik hayatında, ders çalışamamasını “elektrikler kesikti” bahanesinin arkasına saklanmadan mavra yapmayan yoktur.
Hah, işte ben şimdi onu yapacağım.
Dün, sabahın essalatında uyandığımda elektrikler vardı elbet ama internet kesikti. O nedenle bir değil iki günlük yazacağım.
***
Son dönem Türk Edebiyatı’nın bence en iyi yazarlardan biri olan Hasan Ali Toptaş, öykü kitabı “Ben Bir Gürgen Dalıyım”da şöyle diyor:
“En iyisi pencere olmak… Çünkü her pencere bir yanıyla içeriye bakıyorsa, bir yanıyla da dışarıya bakar. Hiçbir şey göremese bile, en azından gökyüzünü görür yani.
Kuşları, bulutları, ufukları, yıldızları, yağmurları ya da kar taneciklerini görür. Sokakları görür sonra, sokaktan gelip geçen insanları ve bu insanların ayak seslerini görür.
Kısacası, dünyanın her yerinde pencerelerin gönlü kapılarınkinden daha zengindir.“
***
İşte o pencereden gökyüzünü görmeye çalışalım.
Kasım ayı FOMC toplantısından sürpriz karar çıkmadı ve faiz aralığı %0,25 – 0,50 bandında sabit bırakıldı. Toplantı karar metninde Aralık ayı işaret edildi. Artırım için zeminin güçlenmeye devam ettiği, enflasyonun %2 olan hedefe doğru hareket ettiği değerlendirilirken daha önce kullanılan enflasyona yönelik kısa vadede düşük kalacağına ilişkin cümle metinden çıkarıldı. 13-14 Aralık’taki toplantıda faiz artırımı için %72’ye yakın olasılık hesaplanmakta. Ama öncesinde tüm gözler 8 Kasım’da gerçekleştirilecek ABD başkanlık seçimlerinde olacak. Trump’un kazanması durumunda dolarda artan volatilitenin TL’ye olumsuz etkisinin olacağı beklenmekte.
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın geçici dış ticaret verilerine göre, 2016 yılı Ekim ayı ihracatı 12,893 milyar dolar, ithalat 17,038 milyar dolar olarak gerçekleşirken dış ticaret açığı Ekim’de de yükselmeye devam etti. TİM verilerine göre Ekim ayında mücevher dışındaki altın hariç ihracat 11,727 milyar dolar olarak gerçekleşmişti.
Hazine’nin açıkladığı 2017 finansman programına göre ise 2016 için 125,5 milyar TL olarak belirtilen toplam borç servisinin 2017’de 133,1 milyar TL’ye ulaşacağı öngörülmekte.
Yukarıdaki tablo küresel kriz sırasında %103,5’e yükselen iç borç çevirme oranının 2014 yılında %81,4’e kadar geriledikten sonra bu yılı %91,2’de kapatacağını, 2017 yılında ise %98,1’e yükseleceğinin öngörüldüğünü göstermekte. Yani kamunun borçlanması yeniden artıyor. Bu, faizleri olumsuz etkileyecek bir gelişme olduğu kadar özel sektörün borçlanabilmesinin önünde de bir engel aynı zamanda (crowding-out).
Aynı şekilde küresel kriz sırasında %-5,5 olan Bütçe Dengesi/GSYH oranının 2015 yılında %-1,2’ye kadar gerilediğini görmüştük. OVP’de 2016 gerçekleşme tahmini %1,6 olarak yer alırken, 2017 yılında bu açığın genişleyerek %1,9’a çıkacağı öngörülmekte. Dolayısıyla bütçe, daha fazla borçlanmaya neden olurken iç borç çevirme oranını da yükseltmekte.
Finansal Kesim Dışındaki Firmaların Döviz Varlık ve Yükümlülüklerine baktığımızda, bir önceki aya göre 1,4 milyon ABD dolar artarak 210,5 milyon ABD doları olduğunu görmekteyiz. Yani reel sektörün açık pozisyonu büyümeye devam ediyor.
Son olarak 2016 yılı Ekim ayı TÜFE rakamı %1,44 olarak gerçekleşirken yıllık enflasyon %7,16 oldu. Ekim ayı TÜFE aylık medyan tahmin %1,61, 2016 sonu için medyan tahmin ise %7,37 seviyesindeydi. Enflasyondaki temel eğilimi anlamak için takip ettiğimiz Özel Kapsamlı TÜFE-H endeksi %1,41 artarken yıllık bazda %7,01’e; TÜFE-I endeksi %1,61 artarken yıllık bazda %7,04’e gerilemiş durumda.
Para Politikası Kurulu (PPK) notlarında, Ekim ayına ilişkin öncü göstergelerin, gıda yıllık enflasyonunun bir miktar yükselebileceğine işaret ettiğine; döviz kuru ve uluslararası petrol fiyatlarında yaşanan gelişmelerin Ekim ayı enerji enflasyonuna yukarı yönlü yansımalarının olmasını, ancak doğalgaz fiyatlarında gerçekleştirilen indirimin bu olumsuz etkiyi kısmen dengelemesinin beklendiğine dikkat çekilmişti.
Ekim ayında enflasyon beklentilerin altında gerçekleşirken, işlenmemiş gıda fiyatlarında bir miktar yükseliş olduğu; çekirdek enflasyondaki düşüş sürmekte. Her ne kadar veriler Merkez Bankası’nın elini rahatlatıyor gibi görünse de faiz indirimi kararı konusunda enflasyondan ziyade kurdaki gelişmelerin etkili olacağını düşünüyorum; o nedenle önümüzdeki Para Politikası Kurulu’nda da faiz indiriminin pas geçileceğini beklemekteyim.
***
Gökyüzünde mavilikten çok bulutlar görünmekte.
Pencere önündeki çiçeğe mi baksak acaba?
İyi bir hafta sonu dileklerimle.