top of page
Ara
  • Yazarın fotoğrafıAli Orhan Yalcinkaya

Yitik Savaşçı


On sekizinci yüzyılda aklın ve gerçekliğin övgüsü olarak baştacı edildi. On dokuzuncu yüzyıl romantikleri bu yorumu tam anlamıyla ters yüz edip, onun kişiliğinde yenilmez idealizmi, dışlanmış yaratıcılığı, giderek horgörülmüş diğergamlığın İseviliğini buldular. Yirminci yüzyıl varoluşçuları için o, abes yaşamın benlik arayışından ödün vermeyen vakur kahramanıydı. Daha felsefi okumalarda ..., idealizmle materyalizmin diyalektiğini simgeliyordu; politik eğilimleri ise bu anlatıda ütopyen sosyalizmin ilk örneklerinden birini gördüklerini düşündüler. Ve bütün yüzyıllar için, sanatın sanatla, sanatın yaşamla, ve sanatın insanla ilişkisini irdeleyen en baştan çıkarıcı anlatı olarak kabul edildi. Feodal düzenden merkantalist düzene geçişin örnek kitabı olarak sosyolojik ve tarihsel okumalara konu olurken, baş kişisi deliliği psikolojik tahlil ve teşhislere tabi tutuldu.

Kimden ya da neden bahsettiğini merak ettiniz değil mi?

La Mancha’lı Yaratıcı Asilzade Don Quijote

Romanın, böylesi bir yorum zenginliğinden nasibini almasının en güzel örneklerini veriyor Jale Parla, yukarıda alıntıladığım kitabın sunuş bölümünde.

Hepsi doğru olabilir hayata nereden baktığınıza bağlı olarak ama benim için Don Quijote (Don Kişot), değirmenlere karşı bile bile bir yitik savaşçı.

***

Bu haftanın en önemli gelişmesi yılın son Para Politikası Kurulu toplantısı ve oradan çıkacak karar olacak.

Neden bu kadar önemli sorusunun cevabı geçtiğimiz hafta Çarşamba günü Amerikan Merkez Bankası Fed’in, Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) kararlarında gizli.

Fed’in faiz artırımının yanında 2017 yılına ilişkin projeksiyonlarında faiz artışı beklentisini ikiden üçe çıkartmış olması dünya ekonomisinin yeni bir dönemin eşiğinde olduğunun işaretlerini vermekte. ABD’de para politikası normalleşirken ya da o yolda ilerlerken, Euro Bölgesi ve Japonya parasal genişlemeyi sürdürme niyetinde.

Türk Lirası’ndaki zayıflamayı ve para piyasalarında yaşanan faiz yükselişine Merkez Bankası’nın nasıl bir karşılık vereceği bu yüzden önemli. Normal iklim ve yol koşullarında haftalık repo ve marjinal fonlama oranında 25 baz puanlık faiz artırımı yapmasını beklemek normal görünüyor. Böylesi bir faiz artırım kararı TL’deki zayıflamanın bir miktar önüne geçebileceği gibi Merkez Bankası’na kredibilite de sağlar.

Ama...

İşte bu “ama”ya gelindinde biraz soluklanmak gerekiyor çünkü bankanın faiz artırımına giderken çok rahat davranamadığını biliyoruz. Ekonomide yaşanacak daralmanın faillerinden biri olarak gösterilmesi muhtemel.

Ama ben yine de değirmenlere karşı bile bile bir yitik savaşçı olmayıp, 2017 Para ve Kur Politikası metninde de yer alan sadeleşme politikasının tamamlanması çerçevesinde, haftalık repo ve faiz koridorunun üst bandında 25 baz puanlık bir faiz artırımına gitmesini mümkün görüyorum. Aksi durumda Türk Lirası’ndaki zayıflamanın önüne kimse geçemez.

***

Romanda “Münasebetsiz Meraklının Hikayesinin” anlatıldığı bölümde, İtalya’nın Toscana bölgesinde, zengin ve meşhur Floransa şehrinde yaşayan, iki varlıklı ve soylu genç arkadaş Anselmo ile Lotario’dan bahsedilir.

Bir konu üzerine hararetli hararetli tartışırlarken Lotario şöyle bir örnek verir:

Doğa bilimcileri, kakımın bembeyaz kürklü, küçük bir hayvan olduğunu anlatırlar; avcılar kakımı avlamak için şöyle bir tuzak kullanırlarmış: Hayvanın genellikle geçtiği, sığındığı yerleri öğrenip çamurla tıkar, sonra sıkıştırıp o yöne doğru kovalarlarmış. Kakım çamura gelince durur, balçığa bulanıp hürriyetinden ve canından çok değer verdiği beyazlığını kirletmemek uğruna, avlanmaya razı olurmuş..."

Anselmo da Lotario’ya konuşmalar sırasında derki “...gerçeği öğrenmenin tek yolu ise, iyiliğinin ayarını ortaya çıkaracak şekilde onu sınamak, altının ayarını ateşle ölçüldüğü gibi...

Merkez Bankası’nın, beyazlığını kirletmemek uğruna avlanmaya razı olup olmadığını göreceğiz. Gerçeği öğrenmek için çok beklememize gerek kalmayacak.

İyi bir hafta dileklerimle.


175 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page