"İyi ayarlanmış bir saat, bir saniyeyi bile ziyan etmez! Halbuki biz ne yapıyoruz? Bütün şehir ve memleket ne yapıyor? Ayarı bozuk saatlerimizle yarı vaktimizi kaybediyoruz. Herkes günde saat başına bir saniye kaybetse, saatte on sekiz milyon saniye kaybederiz. Günün asıl faydalı kısmını on saat addedersek yüz seksen milyon saniye eder. Bir günde yüz seksen milyon saniye yani üç milyon dakika; bu demektir ki, günde elli bin saat kaybediyoruz. Hesap et artık senede kaç insanın ömrü birden kayboluyor? Halbuki bu on sekiz milyonun yarısının saati yoktur; ve mevcut saatlerin çoğu da işlemez. İçlerinde yarım saat, bir saat gecikenler vardır. Çıldırtıcı bir kayıp... Çalışmamızdan, hayatımızdan, asıl ekonomimiz olan zamandan kayıp."
Hayri İrdal’ın çocukluğundan başlayarak kendini, hayatını anlattığı ve bence bir tür günah çıkartma olarak da okunabilecek Ahmet Hamdi Tanpınar’ın şahane eseri Saatleri Ayarlama Enstitüsü’nden yukarıdaki satırlar. Türk insanının doğu ile batı arasındaki bocalamasının ironisidir bu roman. Genel bir değerlendirmenin kaçınılmaz olarak yapılacağı yılın bu son haftasına girdiğimiz zamanlara da uygun düşüyor.
***
Bu hafta, küresel piyasalarda Noel ve yılbaşı tatilleri nedeniyle düşük hacimli ve sakin bir seyir olacak o nedenle asıl hareket yine içeride. Aralık ayı İmalat Sanayi Kapasite Kullanım Oranı, Reel Kesim Güven Endeksi, Giriş Çıkış Yapan Turist Sayısı ve Kasım ayı Dış Ticaret İstatistiklerini alarak yılı kapatacağız.
Kasım’da mevsimsellikten arındırılmış Reel Sektör Güven Endeksi 103,8’den 107,’6 ya yükselirken, yatırım harcamaları ve gelecek 3 aya ilişkin üretim hacmine ilişkin alt endeksler hariç diğerlerinde artış görülmüştü. Kapasite Kullanım Oranı ise 75’ten 74,9’a sınırlı bir düşüş göstermişti. Dayanıklı tüketim malları ve yatırım malları grubu hariç burada da artışlar söz konusuydu. Kurdaki hareketlerden çok etkilenen Tüketici Güven Endeksinde Aralık ayı verisi 63,4 ile Ekim 2015’ten bu yana en düşük seviyeye gerilemeye işaret etmişti. Benzer bir eğilimin burada da olup olmadığına bakacağız.
Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre Ekim’de turist sayısı yıllıkta %25,8, Ocak-Ekim döneminde %31,3 azalarak 22,7 milyon kişiye gerilemişti. Kasım, Aralık aylarında mevsimsellik nedeniyle turist sayısının daha da düşük olduğunu dikkate aldığımızda zayıf seyrin sürmesini bekleyebiliriz.
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Kasım ayı geçici verilerine göre ise toplam ihracat; motorlu kara taşıtları ve altın ihracatının etkisiyle yıllık %9,9 artarak 12,9 milyar $ olarak gerçekleşti. İthalat tarafında ise enerji dışı ithalattaki artışın etkisiyle %6,2 artış gerçekleşti. Buna bağlı olarak dış ticaret açığı %3,8 azalarak 4,1 milyar $’a geriledi. Buna yakın bir gerçekleşme görmemiz kuvvetle muhtemel.
Bunlara bir de başkanlık sistemine yönelik anayasa değişikliği tartışmaları ve jeopolitik gelişmeleri de eklemek gerekiyor.
***
Bu hafta yazılarda, yılın genel bir değerlendirmesini yapmaya çalışacağım Hayri İrdal’ın “hepimiz ömrümüzün kısalığından şikayet ederiz; fakat gün denen şeyi bir an evvel ve farkına varmadan harcamak için neler yapmayız?” dediği gibi.
Farkına varmadan harcanıp gidenleri anlamak, bunun içinde nasıl yer aldığımızı görmek için çünkü “saatin kendisi mekan, yürüyüşü zaman, ayarı insandır... Bu da gösterir ki zaman ve mekan, insanla mevcuttur.”
İyi bir hafta dileklerimle.