top of page
Ara
Yazarın fotoğrafıAli Orhan Yalcinkaya

Yalancı Dolma


Yahya Kemal, Orhan Veli’nin çıkardığı “Yaprak” dergisinin bazı şairlerini Ankara’da “Karpiç” lokantasında yemeğe davet eder. Şairler arasında Orhan Veli, Oktay Rifat, Melih Cevdet ile yazar olarak Sabahattin Eyüboğlu ile Mahmut Dikerdem vardır.

Bu tür toplantılarda çevresindeki şairlerden kendi şiirlerini okumasını isteyen Yahya Kemal, önce aruz vezniyle yazdığı bir şiirini okur; buna Oktay Rifat, “Yalancı Dolma” şiiri ile karşılık verir:

Şu zeytin yağlı dolma Yemek değil rezalet Rezalet rezalet. HÜRRİYET MÜSAVAT ADALET

Yahya Kemal, kendisiyle alay edildiğini sanır; şairlere arkasını dönerek sürekli öksürür. Bu, şairlerin masadan kalkıp gitmeleri anlamındadır. Daha sonra bu olayı öğrenen Metin Eloğlu, Oktay Rifat’ı yüceltmek için “Çilingir Sofrası” başlıklı şiirini yazar:

Bu zıkkımın yanında Arnavut ciğeri ister, bir. Çiroz salatası ister, iki. Cacık ister, üç. Adalet, müsavat, hürriyet demeye Sadece yürek ister.” *

***

Merkez Bankası dün tüm vadelerdeki döviz cinsi yükümlülüklere uygulanan munzam oranlarını 50 baz puan kadar aşağı çekerek piyasaya $1,5 milyar tutarında döviz likiditesi sağladı. Ayrıca TCMB bünyesinde faaliyette bulunan Bankalararası Para Piyasasında bankaların borç alabilme limitleri 11 Ocak 2017 tarihinden itibaren toplam 22 milyar Türk lirasına düşürüldüğünü açıkladı.

Normal şartlarda” böyle bir adım, kısa vadeli faizleri hafif yukarı çekerek TL’nin kısmi değer kazanmasına katkı sağlarken ve kurlarda gerilemeye neden olması beklenir.

Oldu mu pekiyi?

Konunun teknik detayına girmeden önce yapılan açıklamanın girişindeki ifadeye bir bakmak gerekiyor:

Piyasalarda gözlenen aşırı oynaklık yakından takip edilmekte olup ekonomik temellerden uzaklaşan sağlıksız fiyat oluşumlarına karşı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından gerekli tedbirler alınacaktır.

Şimdi analiz kısmına geçebiliriz.

Merkez Bankası’nın altın dahil brüt döviz rezervleri 30 Aralık 2016 tarihi itibarı ile $92,05 milyar. Bunun ne kadarı net rezerv diye baktığımızda o da $34,1 milyar düzeyinde. Bu rakamın sınırlı olduğu konusunda genel bir algı olduğunu söylemek gerekiyor.

Diğer taraftan bu rakamın yeterli olup olmadığını anlamak için geçmişte yapılmış döviz müdahalelerine bir bakmamız gerekiyor. Merkez Bankası’nın 2017 Para ve Kur Politikası metninde paylaştığı tabloyu aşağıya aldım. 2002 yılı 11 Temmuz’undan 31 Ekim 2016’ya kadar geçen süre de toplam müdahale tutarı $8,673 milyar.

En yüklü müdahalenin gerçekleştiği iki tarihten 30 Aralık 2011’de Merkez Bankası $1,865 milyar satarken $/TL kuru 1,92’den Şubat 2012’de 1,75 seviyesine kadar geriliyor.

23 Ocak 2014 tarihinde yaptığı $3,151 milyarlık müdahalede ise kur 2,39 TL’den bir ay sonra 2,17 TL’ye kadar geriliyor. Yalnız burada şöyle bir kritik detay daha var.

Müdahaleye rağmen kur yükselmeye devam ediyor ve Merkez Bankası 29 Ocak’ta bir de faiz artırımına gidiyor.

Merkez Bankası doğrudan müdahale noktasına gelinceye kadar hangi aşamalardan geçiyor diye soracak olursanız, orada da şöyle bir akış görülüyor:

Önce piyasadaki TL likiditesini kısılıyor, sonra müdahale ediliyor ve en sonunda da faiz artırımına gidiliyor.

Şimdilik likidite konusunda bir adım attığını görmedik. Onu nereden anlıyorsunuz diye bir soru daha sorabilirsiniz: Merkez Bankası Ağırlıklı Ortalama Fonlama Maliyeti’ne (AOFM) bakarak.

Bu noktada biraz daha teknik bir detaya girip Swap Sözleşmelerinden bahsedeyim.

İki tarafın belirli bir zaman dilimi içinde farklı faiz ödemelerini ve/veya farklı para birimlerini karşılıklı olarak değiştirdikleri bir takas sözleşmesidir. Faiz Swap'ında biri sabit faizle, diğeri değişken faizle borçlanan iki taraf faiz ödemelerini birbirleriyle değiştirirler, ancak anapara hiçbir şekilde el değiştirmez. Çapraz Döviz Swap'ında, iki farklı para birimindeki kur riski belli bir süre bertaraf edilerek, faizi yüksek olan para biriminin faiz getirisinden yararlanma şeklinde işlem gerçekleştirilir. Böylece kur riski taşımadan, yüksek getiriye sahip diğer kur birimine geçilir.

Swap piyasası işlemlerine baktığımızda 1 ay vadeli swap faiz oranının 5 günlük ortalaması %8,34 seviyesinde, manşet rakamı %8,80’de. Bu oran haftalık repo faiz oranının 80 baz puan, Borsa İstanbul (BİST) kotasyonunun ise 30 baz puan üzerinde. 1M1M swap işlemleri ise %9,84.

Buradan kabaca şöyle bir çıkarım yapabiliriz: Merkez Bankası AOFM %8,30 olduğu dikkate alındığında 150 baz puanlık bir faiz artırım beklentisi fiyatlanıyor.

***

Yazının başlığına gelince.

Bu kadar analiz, içinde siyaset olmadan yapılınca haliyle Yalancı Dolma gibi oluyor.

(*) Refik Durbaş -Sözcükler Dergisi Sayı 48, Mart – Nisan 2014-


531 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page