Türkiye’de bir anda patlayan ve neredeyse büyük çoğunluğu son on yıl içerisinde çekilen korku filmlerinin isimleri üzerinden bir değerlendirme yazısı okumuştum, şimdi tam olarak nerede karşıma çıktığını hatırlamadığım.
Siccin, Ceberrut, Semum, Helak, Dabbe ismini hatırladığım bu filmlerden birkaçı. Her neyse, yıllarca korku filmi çekilmeyen bir ülkede bu merakın nereden çıktığı sorgulanıyordu. En çok ilgimi çeken kısım Türkiye’de korkuların metafizik bir altyapı üzerinde yükseldiğine ilişkin tespitti.
Ne uzaydan gelip insanlığın başına bela olan yaratıklar, ne virüsler, ne zombiler, ne savaşların getirdiği yıkımlar, bunların üstesinden gelmek, dünyayı dönüştürmek hiçbiri umurumuzda olmamış. Ama görmediğimiz, akılla kavrayamadığımız korktuğumuz soyut şeylerin filmleri yapılmış hep.
***
İleride bununla ilgili korku filmi çekilir mi bilmiyorum ama olağan aklımızla kavrayıp, anlayabileceğimiz Cari Açık gerçeğine dönelim en iyisi.
Kasım ayında Cari İşlemler Dengesi 2,268 milyar dolar açık vererek geçen yılın aynı dönemindeki 2,236 milyar dolarlık açığın çok hafif üzerinde, piyasa beklentisi olan 2,500 milyar doların altında gerçekleşti. Böylece 12 aylık birikimli cari açık 33,651 milyar dolar oldu.
Geçen yıl Kasım ayında 3,087 milyar dolar olan dış ticaret açığı %6 azalarak 2,888 milyar dolar olurken; 1,294 milyar dolar fazla veren hizmetler dengesinin %23 azalışla 1,002 milyar dolara gerilemiş olması cari açıktaki genişlemeyi sınırlayan faktörler oldu. Yatırım gelir gider dengesinden oluşan Birincil Gelir Dengesi Yatırımları ise geçen yılın aynı döneminde 652 milyon dolar düzeyindeyken bu yıl %27 azalarak 476 milyon dolar açığa gerilemiş vaziyette. Açığın finansmanına baktığımızda geçen yıl Ocak-Kasım döneminde Net Hata Noksan kaleminde giriş 11,655 milyar dolarken bu yılın aynı döneminde giriş 9,631 milyar ile sınırlı kalmış durumda. Kasım ayında Net Hata Noksan kalemi geçen yıl 334 milyar dolar girişe işaret ederken bu dönemde 2,725 milyar dolar giriş gerçekleşmiş bulunmakta. Bunun da etkisi resmi rezervlerde 788 milyon dolarlık sınırlı azalış olarak görülüyor.
Portföy yatırımlarında geçen yıl 3,074 milyar dolarlık çıkışa karşılık bu yıl 2,693 milyar dolar çıkış olurken doğrudan yatırımlar kaleminde 10,558 milyar dolar girişten bu yıl 6,065 milyar dolar girişe düşüş söz konusu. Kasım 2015’te 131 milyon dolar altın ithalatı olurken bu yılın aynı döneminde 141 milyon dolar altın ihracatı gerçekleşmiş bulunmakta. Turizm gelirleri ise %14 gerileyerek 1,504 milyar dolardan 1,295 milyar dolara düşerken birikimli olarak %28 azalışla 19,207 milyar dolara gerilemiş durumda. Orta Vadeli Plan’da turizm gelirleri 27 milyar dolardan 18,6 milyar dolara revize edilmişti.
Sonuç olarak dış ticaret açığındaki daralmaya rağmen hizmet gelirlerindeki sert düşüş cari açığın genişlemesine neden olmaya devam ediyor. Aralık ayı öncü verileri dış ticaret açığındaki daralmanın devam ettiğine işaret etse de hizmet gelirlerdeki düşüşün sürmesi, yılı 34 milyar dolar civarında bir açıkla kapatılacağını gösteriyor.
***
Cari Açık ile ilgili bu yıl bir korku filmi çekilecekse senaryoya ilişkin sinopsis şu şekilde olabilir:
“2017 yılında enerji fiyatlarındaki düşüşün sona ermesi ve baz etkisinin kalkmasıyla birlikte dış ticaret açığında artış eğiliminin başlayacağını; ihracatta toparlanma olmazsa cari açıktaki artış eğiliminin 2017’de daha da güçlü seyredeceğini söylemek gerekiyor. Büyümede sert bir yavaşlama olması durumunda ise daha ılımlı bir cari denge gelişimi görülebilir.”
Tehlike geçti diyorsanız o zaman “biri ışıkları açsın”.