top of page
Ara
  • Yazarın fotoğrafıAli Orhan Yalcinkaya

Kendini Gerçekleştiren Kehanet


Harvard Üniversitesi profesörlerinden psikolog Robert Rosenthal ile Oak okul müdürü Lenore Jacobson 18 öğretmen ve 650 çocuk üzerinde bir çalışma yapar. Öğrencilere genel yetenek testi verilir; amaç öğrencilerin sözel ve muhakeme yeteneklerini ölçmektir. Ardından öğretmenlere, aslında rastgele seçilmiş olmasına rağmen, bazı öğrencilerin diğer gruplardaki öğrencilere göre daha yüksek potansiyele sahip oldukları söylenir. Dönem sonunda senenin başında uygulanan test bir kez daha tekrar edilir. Ve yüksek potansiyele sahip olduğu söylenen çocukları gerçekten de yapılan test sonucunda ortalamanın üstünde puanlar alırken diğer grupta yer alan çocuklarda önemli bir değişim olmadığı görülür.

Peki, nedir fark yaratan?

Öğretmenlerin kafasında oluşturduğu beklentilerden kaynaklanmaktadır. Öğretmenler daha iyi gelişim göstereceği söylenmiş olan öğrencilere, geliştirmiş oldukları olumlu beklentiler doğrultusunda daha sabırlı ve yüreklendirici davranmış, beklentilerini onlara ses tonu, yüz ifadesi ve benzeri yollarla iletmişlerdir. Böylece, öğrencilere öğretmenleri tarafından hissettirilen olumlu beklenti, öğrencilerin kendilerine ilişkin algıları olumlu etkileyerek motivasyonlarını ve kavrama becerilerini yükseltmiştir.

İlk kimin söylediği konusunda bir mutabakat olmasa da çoğu kaynakta Mahatma Gandhi’ye atfedilen şu söz yukarıda anlattığım çalışmanın sonucunu net açıklıyor:

Söylediklerinize dikkat edin; düşüncelere dönüşür… Düşüncelerinize dikkat edin; duygularınıza dönüşür… Duygularınıza dikkat edin; davranışlarınıza dönüşür… Davranışlarınıza dikkat edin; alışkanlıklarınıza dönüşür… Alışkanlıklarınıza dikkat edin; değerlerinize dönüşür… Değerlerinize dikkat edin; karakterinize dönüşür… Karakterinize dikkat edin; kaderinize dönüşür…

Bir başka ifadeyle söyleyecek olursak kendini gerçekleştiren kehanet olgusuyla karşı karşıyayız.

Gelin şimdi bunu enflasyon için yapalım; ama Rosenthal ve Jacobson’un yaptığı gibi bir eğitim öğretim yılında değil, bugün (4 Aralık 2017) başlayıp tam bir ay sonrasında bitecek kısa bir dönem için… Kehanette bulunalım ve bunun kendini ne kadar gerçekleştirebildiğine bakalım sonra.

Geçtiğimiz Cuma günü İstanbul Ticaret Odası İstanbul Ücretliler Geçinme Endeksi Kasım sonuçlarını açıkladı. Endeks aylıkta yüzde 1,19 yıllıkta yüzde 10,65 arttı. Bir önceki aya göre sağlık ve kişisel bakım harcamalarında yüzde 4,21, giyim harcamalarında yüzde 1,76 ve gıda harcamalarında yüzde 1,37 artış söz konusu. Gıda harcamaları içerisinde en kayda değer artış yüzde 8,02 ile yaş kuru ve sebze meyve grubunda, ki bu işlenmemiş gıda kaynaklı bir artış görebileceğimizi düşündürüyor.

Yine geçtiğimiz hafta içerisinde Türk-İş’in açıkladığı Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin gıda için yapması gereken asgari harcama tutarı ise Kasım ayında bir önceki aya göre yüzde 1,50 oranında artarken gıda enflasyonundaki yıllık artış yüzde 10,63 oldu.

Kehanet kısmına gelmiş bulunmaktayız.

Bugün açıklanacak Kasım ayı TÜFE rakamlarına ilişkin olarak piyasanın (AA Anketi) beklentisi yüzde 1,08 şeklinde. Merkez Bankası Beklenti Anketinde cari ay TÜFE beklentisi yüzde 0,75 şeklinde olmuştu. Benim modelim ise bunların üzerinde, yüzde 1,21 artış olacağını söylemekte. Eğer bu şekilde gerçekleşecek olursa Kasım’da enflasyon yıllıkta yüzde 12,67’ye yükselmiş olacak ki bu seviye aynı zamanda sadece bu yılın değil 2003 yılı bazlı serinin de en yüksek gerçekleşmesi olacak.

Madem öyle, Kasım ayı gerçekleşmesi bu şekilde olursa 2017 yıl sonu için de bir kehanette bulunalım.

Geçmiş 14 yılın Aralık aylarının ortalama enflasyonu yüzde 0,31. Bu veriden hareketle hesaplandığında, yılı yüzde 11,19 ile kapatmış olacağız ki, bu Merkez Bankası’nın 1 Kasım tarihinde güncellediği 2017 yılı enflasyon beklentisi olan yüzde 9,8‘in oldukça üzerinde.

Bu analize girişmeden önce “kehanette bulunalım ve bunun kendini ne kadar gerçekleştirebildiğine bakalım” cümlesini biraz da ekonomist olmanın verdiği rahatlıkla kurdum. Neden mi?

Dün öngördüklerinin, bugün neden gerçekleşmediğini yarın açıklayabilen insanlardır çünkü ekonomistler.

Güzel bir hafta dileklerimle.


59 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page