Aşırı mantıklı! ve çok uzun cümleler kuran, bu özelliğinden dolayı en yakın arkadaşının onun çok akıllı olduğunu düşündüğü, Hawaii şortuyla gezen, şişko biri desem size birini çağrıştırıyor mu?
Çıkaramadıysanız o zaman birkaç ipucu daha vereyim.
Bir işi yok, en sevdiği aktiviteler baloncuk üflemek ve denizanası avlamak.
Yok mu hala?
O zaman son ipucunu veriyorum.
Pempe.
Evet, o bir deniz yıldızı.
Patrick Yıldız.
Bikini Kasabası'nda bir kayanın altında yaşayan, SüngerBob Kare Pantolun’un en iyi arkadaşı kendisi. Evindeki her eşya, yiyecekler dahil, kumdan yapıldığı için hep SüngerBob'un evinde bir şeyler atıştıran çizgi kahraman.
Ateş yakıp ısınırlarken, “suyun altında nasıl ateş yakıyoruz” diye sorduğunda yaktıkları ateşin sönmesine neden olabilecek kadar büyük etkiye sahip bir karakter.
***
Dün Merkez Bankası, banka nezdinde tesis edilen teminat döviz depoları için limit uygulamasına 11 Kasım 2016 tarihinden itibaren yeniden başlanacağını, banka limitlerinin 17 Temmuz 2016 öncesi limitlerin dört katı olarak uygulanacağını duyurdu. Tahsis edilen limite ulaşılana kadar limitlerini aşmış olan bankaların mevcut depolarının uzatılmayacağını ve yeni depo tesis edilmeyeceğini açıkladı.
Bunun ne anlama geldiğini anlayabilmek için önce aşağıdaki iki grafiğe bir bakmak gerekiyor.
Mayıs sonundan Ekim sonuna kadar geçen sürede Euro depoları artarken, Dolar depolarının azaldığını söylemekte.
Bankalara 15 Temmuz sonrası ilave bir likidite penceresi açılarak, “istediğin kadar dövizi teminata getir istediğin kadar TL’yi borçlan” fırsatının nasıl kullanıldığını anlatmakta. Merkez Bankası’nın amacı TL’ye destek vermek olsa da böyle yaparak bankalara şöyle bir fırsat penceresini de açmış oldu.
Düşük faiz oranlı ülkelerden borçlan, bunu TCMB’ye borçlanılan miktara teminat olarak göster ve TL’yi al. Yani karlı bir döngü yaratmış oldu.
İşte bu uygulamayı kaldırarak borçlanma maliyetini yeniden yükselteceğini düşündüğüm bir adım atıyor. Bu aynı zamanda para politikasında sıkılaştırma anlamına geldiği gibi Merkez Bankası’nın TL’deki değer kaybını yakından izlediğinin de göstergesi.
***
Anlatmak istediğinizle karşı tarafın anladığı her zaman aynı olmayabiliyor.
Tıpkı şınav çekerken gördüğü SüngerBob’a bir süre baktıktan sonra “yeri mi itmeye çalışıyorsun?” diye soran Patrick Yıldız gibi.
İyi bir hafta sonu dileklerimle.